Cape Town’da dünyanın eski dağ oluşumuna da tırmandık, çita da sevdik ama benim en hoşuma giden günlerden biri şarap bağları turu yaptığımız gün oldu. Cape Town’da şarap bağları turu, burada yapmanız gerekenler listesinin kesinlikle en başlarında yer alıyor!
Eğer Güney Afrika şarapları ile daha önce tanışmadıysanız, “Afrika ve şarap mı, ne alaka” gibi düşünüyor olabilirsiniz ama aslında Cape Town bölgesi bir mikroklimaya sahip ve burada Akdeniz iklimi mevcut – lise coğrafya bilgileriniz canlandı mı? Böylece Cape Town ve civarında Fransa’dan farkı olmayan şarap bağları var, hatta bu bölgelerden birini doğrudan Fransızlar kurmuş desem?
Cape Town civarı birkaç farklı şarap bölgesi var ama bunlardan üç tanesi diğerlerine göre daha ön plana çıkıyor: Paarl, Franshoek ve Stellenbosch. Cape Town’dan arabayla yaklaşık 45 dk uzaklıkta bambaşka bir dünyaya ışınlanıyorsunuz! Eğer zaman (ve tabii maliyet) açısından kısıtlamanız yoksa buradaki şarap bağlarından 1-2 gece konaklayarak hem bu kasabaları hem de etraflarındaki ilginç ve güzel şarap bağlarını keşfederek çok keyifli ve relaxed bir vakit geçirebilirsiniz. (Özellikle balayı çiftleri için tavsiye!)

Sadece Stellenbosch’ta 200’den fazla şarap üreticisi olduğunu söylemem sanırım bu bölgenin devasalığını ve nasıl oturmuş bir üretim olduğunu anlatmaya yetiyor olmalı!
Peki burayı gezilir kılan nedir? Güney Afrika’ya kadar gitmişken Fransa veya İtalya’da da yapabileceğim bağ gezilerini niye yapayım diye hiç düşünmeyin çünkü buranın kesinlikle kendine has bir karakteri var.
1- Afrika’da Avrupa izleri
Öncelikle şarap bağlarının çoğunu Hollandalılar kurmuş. Kendi ülkelerinde olmayan güneş ve iklimi bulunca etinden sütünden faydalanmışlar. Stellenbosch ve Paarl çoğunlukla Hollanda kökenli göçmenlerin kurdukları şarap bağları ve Afrika’da Hollanda izleri taşıyan şarap bağlarını gezmek biraz ilginç geliyor.
2- Bu bölgenin kendine has üzümlerini yerinde tatmak!
Güney Afrika’ya özgü Chenin Blanc ve Pinotage üzümlerinden yapılan şarapları tatmak bu bağ gezisinin highlightlarından olacak.
3- Pitoresk manzaralar
Yeri geliyor uçsuz bucaksız bağlar, yeri geliyor devasa dağların yamacında şarap bağları… Elinizde şarabınızla huzurla seyredeceğiniz muhteşem manzaralar
4- İlginç şarap eşleştirmeleri
Bu kısmı birazdan daha detaylı anlatacağım ama kısaca şöyle diyebilirim: peynir-şarap eşleştirmelerinden sıkıldınız mı? Güney Afrika’daki şarap bağlarında kurabiye-şarap’tan dondurma-şarap eşleştirmesine kadar çok ilginç şarap tadımları yapabilirsiniz. #OnlyInCapeTown
İlginizi çektim mi? O zaman şimdi size turumuzu anlatabilirim. 🙂

Biz burada konaklamak yerine günlük bir tur ile keşfetmeyi tercih ettik ve HotSpots2C isimli, Cape Town merkezli olan ve Güney Afrika’da birçok tur yapan bir şirketin şarap bağları turuna katıldık. Sabah 9’da otelimizden alınarak başladığımız turumuzda Franschhoek ve Stellenbosch bölgesinde dört tane birbirinden güzel bağ evi gezdik, birbirinden güzel şaraplar denedik ve filmlerden fırlamış kadar güzel olan Stellenbosch kasabasını gezdik.
Cape Town’a gelmişken şarap bağları turu yapmak ve Güney Afrika şaraplarını keşfetmek olmazsa olmazlardan biri, bu yüzden listenize ekliyorum diyorum ve turumuz ile ilgili merak edenler için detaylara geçiyorum.
1- Babylonstoren:
Burası turumuzun ilk durağı ve Franshhoek Şarap Vadisi’nde yer alıyor. Evet, doğru tahmin – Franshhoek ismindeki “Fransch”, Fransızlardan gelyior. Bu kasaba, 14. Louis zamanında baskıdan kaçıp Ümit Burnun’daki Protestan Hollandalılar tarafından davet edilen Fransız Huguenots’lar tarafından kurulmuş. Fransshoek da Hollandaca’da “Fransız Köşesi” (French Corner) demek ve böylece Fransızların en iyi bildiği konulardan biri olan şarapçılığı Güney Afrika’ya taşımışlar.
Babylonstoren da bu bölgede bulunan en güzel bağevlerinden biri (hatta Telegraph Gazetesi, Franshhoek’ta bir numaralı yer olarak vermiş).
Babylonstoren’a girdiğimiz gibi geniş bahçeler, sıra sıra bağlar ve fotoğraflarını çekmemenin imkansız olduğu sempatik binalar karşılıyor. Bahçedeki eşekler, diğer çiftlik hayvanları, çitler… Websitelerinde gördüğümüz fotoğraflar gerçek hayatta hayal kırıklığı yaratır ya, burada tam tersi! Müthiş geniş bir hediyelik eşya dükkanı bulunuyor ve burada organik yöresel reçellerden unlara kadar şarap haricinde birçok şey alabilirsiniz (zeytinyağları muhteşemdi!).

Bu şarap bağları ismini bahçelerinden alıyor. Babylonstoren Çiftliği’nin ortasındaki bahçeler hem Cape Town’daki Company Gardens’dan hem de ünlü Babil’in Asma Bahçeleri’nden esinlenilmiş. Böyle yazınca aşırı havalı duruyor ama o kadar Babil’lik bir durum olmasa da, bahçeler gerçekten güzel. Ayrıca birkaç gün sonra Cape Town’daki Kirstenbosch Botanik Bahçeleri’nde tamamen Babylonstoren ve bahçeleri ile ilgili bir kitap gördüm, yani demek ki gerçekten ünlü.

Bahçelerde biraz dolandıktan sonra tadımların yapıldığı çok güzel ve modern bir binaya geçtik ve burada bağlara bakarak, daha kahvemizi bile içmemişken sabah 11’de 3 kırmızı 3 de beyaz şarabımızı tatmaya başladık. : ) Günün geri kalanında gezdiğimiz yerlerin hepsi birbirinden güzel olsa da Babylonstoren bütün tesisi ile gerçekten çok hoşuma gitti.
2- Marianne Wine Estate
İkinci durağımız Fransızlara ait bir bağ evi ve gün içinde gezeceğimiz diğer şarap bağları gibi burası da karşısına manzarayı alan terası ile muhteşem bir tadım alanı sağlıyor.
Marianne Wine Estate’in özelliği ise şaraplarınızla beraber kuru et tadımı da yapmak. Kuru sığır etine ek olarak iki tane safari hayvanı olan kudu ve springbok’un da kuru etleri ile tadımımıza başlıyoruz. Açıkçası springbok’un tadı biraz garip gelse de kudu denenebilir ama genel olara kuru et konsepti sanırım beni çok açmadı. Terastan güzel manzaralara bakıp bol fotoğraf çekerek tadımımızı tamamladık. Turda en az etkileyen durak burası olsa da, iç tasarımı ile yine de çok beğendim. Zaten bu rotadaki her bir bağ evi –Türkiye’dekileri fanatik bir şekilde desteklesem de- ülkemizdekilerden çok daha güzel.

3- Clos Malverne
Her yerde şarap-peynir eşleştirmesi ve tadımı yapabilirsiniz, peki ya dondurma-şarap eşleştirmesi? Sanırım sadece Cape Town’da! Clos Malverne muhteşem manzarası ve bahçelerine ek olarak, dondurma eşliğinde şarap tadımları yaparak diğer şarap bağlarının önüne geçiyor.
Burada özel dondurma şefi, her bir şarap için mevsimsel olarak lokal ürünler kullanarak dondurma çeşitleri yaratıyormuş. Mesela kırmızı şaraplardan biri ile böğürtlen ve bitterli dondurma gibi normal bir eşleştirmenin yanında diğer kırmızı şarap için soğanlı, isli zeytin ve balzamikli dondurma vardı!

Beyaz şaraplardan biri için de şamfıstık, bezelye, limonlu dondurma! Başka bir yerde zor bulacağımı düşündüğüm gerçekten ilginç bir eşleştirme ve tadımdı ve soğanlı dondurmanın fan’ı olamasam da tüm bu deneyim çok hoşuma gitti. Eğer şarap bağları rotasını kendiniz yapıyorsanız burayı güzel bir öğle yemeği molası için de değerlendirebilirsiniz.
4- Ernie Els
Son durağımıza geldik. Arabadan inip bağevine doğru yürürken görkemli peyzaj ve girişi ile tüm gün yeterince fotoğraf çekmemişiz gibi bir kez daha fotoğraf krizine girdik. Burası sanırım tüm gün gezdiğimiz yerler arasındaki en etkileyici manzara ve peyzaja sahip bağevi oldu.

Hafif yüksekte yer alan bir noktada olması ve dağlarla çevrili bir vadiye uçsuz bucaksız bakan manzarası ile hepimiz buraya hayran kaldık. Çimlerin üzerine koydukları sandalyelere oturup kendimizi sanki bir filmde hissederek şaraplarımızı tatmaya başladık. Artık günün son tadımına geldik ve aslında 20. Kadehimize geçtiğimiz için artık şarapları o kadar net ayırt edemiyorduk ama zaten burada manzara karşısında hangi şarabı içseniz güzel gelir diye düşünüyorum. : )
Tadımımızı yapıp, hayran hayran manzaraya bakarak buradan ayrılıyoruz. (Bu arada isteyenler burada manzaraya karşı golf de oynayabilir.)

Bu dört bağ evine ek olarak, öğle yemeği molamızı “çiçek gibi” bir kasaba olan Stellenbosch’ta verdik. Avrupa’da bir yerde miyiz, neredeyiz belli değil. Ortamda bir Akdeniz havası ama binalar İtalyan/İspanyol tarzı değil, yeşil ve geniş sokaklar ve huzur… Birbirinden güzel evleri, malikaneleri, sokakları ve kafeleriyle Stellenbosch’a bayıldım! Turumuzun sanırım tek eksiği burada yalnızca 1.5 saat geçirmemizdi.

Burada, adından da anlaşılabileceği üzere, bir ucunda ana kilisesinin bulunduğu Church Street’te dolanmaya başladık ve caddenin ortasında gelen geçeni izlemeye imkan veren masaları ile Java Bistro’ya oturduk. Hamburgerleri ve wrap’leri ile klasik bir bistro, öğle yemeği için güzel bir nokta. Yine hemen yanındaki Basic Bistro da oldukça güzel duruyordu. Aslında, bu cadde üzerinde o kadar çok tatlı yer vardı ki, bir tam günümü bu kasabayı tüm sokaklarıyla keşfetmeye ayırmak isterdim. Artık bi sonraki sefere : ) Bu arada Java Bistro’nun hemen yanında Tsonga diye çok güzel yerel markanın dükkanı vardı, buradan kendinize deri ayakkabılar, sandaletler alabilirsiniz.

Eğer sizin daha çok zamanınız varsa, araştırıp gitmeye fırsatım olmayan iki önerimi şurada paylaşayım: ünlü Güney Afrika şarap markası Boschendal’ın bistro ve fırın karışımı yeri olan Boschendal at Oude Bank ve içi çok sıcak gözüken Bartinney Wine and Champagne Bar. Bu arada Cape Town’daki ünlü steakhouse zinciri Hussar’ın da burada bir şubesi bulunuyor.

Ayrıca Stellenbosch’ta birçok sanat galerisi de bulunuyor, vaktinizi bu galerilere bakarak geçirebilirsiniz. Zaten sanırım bir kasabayı güzel yapan en sevdiğim özellikler güneşli bir hava, sempatik mekanlar ve güzel sanat galerileri. ❤

Güneşli hava, güzel şaraplar ve enfes doğa birleşince Stellenbosch’ta bağları keşfederek geçireceğiniz günün güzel geçeceğine eminim. Ayrıca HotSpots2C’nin ayarladığı program ile hangi bağa gitsek, nasıl bir program çıkarsak derdimiz olmadı (bağlar için normalde önden rezervasyon gerekiyor, bu nedenle kendiniz ayarlayacaksanız bağevlerine rezervasyon yapıp gitmeyi unutmayın). Ayrıca turun her bir noktasının farklı bir deneyim sunması, birbirini tekrar eden bağ evleri olmaması da bu turun artılarından biri oldu. Eğer siz de bizim gibi günübirlik bir turla keşfetmeyi düşünüyorsanız HotSpots2C’nin turundan çok memnun kaldık. Websitesinden turu satın alabilirsiniz, bu arada EMREONAR indirim kodunu girerek yüzde 5 indirimden faydalanabilirsiniz. : )
Diğer Cape Town yazıları için tık tık:
Cape Town’da nerede ve neler yemeli?
Cape Town’da yapılacak 20 şey
Cape Town’dan günübirlik: Safari!
“Stellenbosch Şarap Bölgesi (Cape Town)&rdquo için 1 yorum