Yılbaşında Londra’ya gitme planlarınız var ve yeni yıla nerede girseniz bilemiyor musunuz?
Konu Londra olunca seçenekler sonsuz – her bütçe, her zevke göre bir şeyler var. Ama kafanızın karışmasına hiç gerek yok, şanslısınız ve yardımınıza yetişiyorum!
Normalde yeni yıla kalabalıklarda girmeyi pek sevmiyorum. Özellikle yurtdışında belli bir saatten sonra sokaklardaki sarhoş kalabalıklar baya yorucu olabiliyor, ama hazır Londra’dayken güzel bir kutlama bulmayı kafaya koymuştum. Birçok restorandan menülerini aldım, inceledim ve kendi kararımla beraber güzel olduğunu düşündüğüm 8 alternatifi aşağıda paylaşıyorum. 🙂
1) Şimdiii Londra’nın olayı Thames Nehri kenarında yapılan havaifişek gösterileri. Havaifişek gösterilerini nehir kenarından izleyebiliyorsunuz ama bunları biletle satıyorlar, yaklaşık 30 pound gibi bir ücreti var, ve aylar önceden biletler tükenebiliyor. Zaten daha önce de dediğim gibi yılbaşı gecesi kalabalıklar ile uğraşmak istemediğim için beni bu seçenek çok çekmemişti. 🙂

2) Thames Nehri’ni gören restoranları araştırdım, hani hem yemek olur hem havaifişekleri izleriz diye ama araştırdıkça dehşete düştüm – fiyatlar korkunçtu. Eğer havaifişekleri yüksekten nehri gören bir Aqua Shard, OXO Tower Restaurant gibi bir yerde izlemeyi düşünüyorsanız kişi başı £400-600 gibi bir fiks bir fiyatı gözden çıkarmanız gerekiyordu. Ayrıca buna tabii gece boyunca içki vs gibi fiyatlar da ekleniyor. Tabii eğer bütçe konusunda sınır koymayı düşünmüyorsanız o zaman değerlendirebilirsiniz. 🙂
3) Biraz araştırma sonucu gerçekten Londra’da yılbaşı için en ideal yeri buldum: 8 Northumberland Avenue!
Trafalgar Meydanı’nın hemen yanındaki çok şık bir otelin içinde bulunan bu venue resmen en ideal programı sunuyor.
2017 yılbaşı gecesi için iki ayrı program hazırlamışlardı: “Lost Palace of Atlantis” ve “Glitz and Glamour”.
Yüksek tavanlı ve oldukça gösterişli iki ayrı balo salonundaki bu partileri incelediğimde içeriğinde yok yoktu! Önce kokteyl, sonra 3 veya 4 course yemek, sınırsız içecek, canlı müzik, DJ veee havaifişekleri izleme fırsatı. Daha ne olsun!
Biraz daha araştırdıktan sonra gerçekten en ideal programın burası olduğuna karar verdim ve book ettim. Yazının sonunda nasıl olduğunu anlatacağım. 🙂
4) 8 Northumberland Avenue’ya alternatif olarak ise Ivy Chelsea Garden’ı önerebilirim. Londra’nın en karakteristik mekanlarından biri olduğunu düşündüğüm Ivy Chelsea Garden’da kahvaltı veya akşam yemeğini programınıza dahil etmeyi zaten öneriyorum ve ayrıca yılbaşı akşamı için bir tık daha sakin ama aynı zamanda keyifli bir şey düşünüyorsanız kesinlikle güzel bir seçenek.
Kişi başı £100’luk fiks bir menüleri var – bu yılbaşı menüsünden herkes kendine birer adet başlangıç, ana yemek ve tatlı seçebiliyor ve ayrıca birer kadeh şampanya ikram ediyorlar. Onun dışında içecek menüleri her zamanki menüleri ile aynı ve her bütçeye göre seçenekler var – isterseniz £40’a ya da £400’a bir şişe şarap alabilirsiniz. Ivy’de yılbaşı gecesi canlı müzik varmış ve ayrıca yılbaşına girerken kendi bahçelerinden havaifişek fırlatıyorlarmış. Mesela ayakta durmak veya gece boyu dans etmek istemiyorsanız, sevgilinizle/eşinizle başbaşa romantik bir yemek veya ailenizle şık ve güzel bir ortamda daha sakin bir akşam geçirmek için güzel bir seçenek olabilir. Ayrıca metroların/yolların kapalı olduğu bölgeden uzak, bu nedenle eve daha rahat dönebilirsiniz.

5) Eğer biraz daha uygun fiyatlı ama yine de eğlenceli bir şey arıyorsanız ise Pimlico No 11’i önerebilirim. Burayı sempatik bir mahalle bistro’su olarak tarif edebilirim ve açıkçası yılbaşı programlarını inceleyene kadar aklıma burası gelmemişti bile. Programda 3 course yemek, birer kadeh şampanya ve kişi başı yarım şişe şarabın dahil olduğu bir menü ve gece boyu ska müziği çalan bir müzik grubunun performansı
Pimlico da Chelsea’ye yakın bir mahalle, bu nedenle Ivy gibi buradan da eve dönüşün sorun olacağını sanmıyorum.
6) Kararsız kaldığım seçeneklerden bir başkası ise Covent Garden’da bulunan Balthazar. Aslen New Yorklu bir Fransız brasserie’si olan Balthazar’ı Londra programınıza şık bir akşam yemeği için ekleyebilirsiniz ama aynı zamanda yılbaşı için de güzel bir programları vardı – 4 course yemekten oluşan bir yemek menüsüne ek olarak, hem karşılama hem de gece 12’de birer kadeh şampanya ikramı ve gece boyunca DJ ile müzik. Yalnızca iki kadeh şampanya dahil fiyatı £140 pound idi. Ayrıca güzel Noel süslemeleri olan Covent Garden’da olması yılbaşı için güzel bir artı.

7) Aklımdaki son önerebileceğim seçenek ise Mayfair’da bulunan Michelin Rehberi restoranı Corrigan’s. İçki hariç olarak 8 course’tan oluşan iki adet tadım menüleri bulunuyor: standart olan £130, “deluxe” opsiyon ise £220. Buranın diğer standart lüks restoranlardan öne çıkan yanı ise gece boyu restoranın içinde dolaşacak olan canlı müzik ekibinin olmasıydı. Eğer şık bir yemek ve biraz daha gurme bir deneyim arıyorsanız bu da güzel olabilir.
8) Ayrıca şehrin doğru tarafında bir gökdelenin 40. Katında bulunan Sushisamba’da Brezilyalı dansçılar ile Revellion partisi yaparak (kişi başı £400) veya eğer bütçe konusunda esnekseniz meşhur Ritz otelindeki neredeyse kişi başı £1000’luk olan baloya da gidebilirsiniz.
Gelelim 8 Northumberland Avenue‘daki partiye! Ne havaifişekleri gören restoranlar ne de parti ortamı sunan diğer yerler gibi aşırı uçuk bir fiyatı var, yemek menüsü gayet güzel görünüyor ve sınırsız içki var. Ayrıca belli bir tema ve canlı müzik de var – tekrardan – e daha ne olsun!
Fiyatlar diğer yerler ile üç aşağı beş yukarı aynı gibi. “Lost Palace of Atlantis” ve “Glitz and Glamour” başlıklı iki ayrı balo salonunda partileri var. Yüksek tavanlı bir balo salonu ve salonda yuvarlak masalar ve müzik grubu için bir sahne düşünün – tıpkı bizim düğünler gibi. Aslında “Glitz and Glamour” konsepti yılbaşına daha uygun gözüküyordu ama bizim düğünlerden bir tık daha farklı olsun bari diyerek (ayrıca 3 yerine 4 course yemek ve canlı müzik olduğu için) Atlantis temalı partiyi seçtim.

Yazının başında yazdığım gibi mekan, hemen Trafalgar Meydanı’nın orada çok güzel bir otel binasının içinde ve içeri girdiğiniz andan itibaren ekip sizi çok özel karşılıyor. Bu arada en dikkatimi çeken şeylerden biri güvenlik konusu oldu. Malum dünyadaki son yıllarda olan olaylardan sonra yılbaşı gibi bir akşamda en önemli şeylerden biri artık güvenlik… Girişten balo salonuna kadar her adımda güvenlik görevlileri var, biletler kontrol ediliyor ve insana güvende olma hissi veriyor. Bu arada otelin bulunduğu sokak trafiğe kapalı ve yalnızca o sokaktaki birkaç otel veya mekandaki kutlamaya bileti olan kişiler girebiliyor.
Balo salonuna girmeden önce bizi kokteyl alanına yönlendiriyorlar. Kokteyl salonunun yanında fotoğraf çekebilmek için güzel bir alan yaratmışlar ve herkes fotoğraf yarışındaydı. 🙂 Kokteyl kısmında marshmallowlu şampanyalı bir kokteyl ve şampanya ikramı ile farklı minik atıştırmalıklar var. Keçi peynirli ve ördek ciğerli kanapeler vs.

1 saat kadar kokteyl sonrası sizi balo salonuna yönlendiriyorlar. Bar alanından tavana kadar her yeri deniz altı konsepti ile süslemişler ve salon oldukça hoş duruyordur. 🙂
Söz konusu İngilizler olunca yemek konusunda çok fazla beklenti yaratmamayı öğrendim, çünkü onlar kültürel olarak yemekten çok içkiye önem veriyorlar – sınırsız içki olunca onlar için sorun yok. 🙂
Başlangıç olarak gelen pırasalı tortelloni idare ederdi ama ana yemek baya güzeldi. Minced pie denilen “etli tart” gibi özetleyebileceğim İngilizlerin klasik yemeği ve yanında çok lezzetli sirloin steak ve ribeye’dan yapılma köfteler vardı. Sonrasında tatlı olarak yanında yuzu dondurma ile servis edilen wasabi ve çikolatalı turta ve kahve/çay için üzümlü turtalar ve truffle çikolatalar geldi. Bütün bu yemek faslı bittiğinde saatler daha yeni 10 oluyordu ve ben biraz şok olmuştum – daha yılbaşına iki saat var ve bütün yemek faslı bitti? Ayrıca henüz hala ne DJ ne de canlı müzik başlamıştı, banttan müzik yayını vardı. Acaba bir tık overrated mı derken neyse ki fikirlerim değişti. Ayrıca tabii ki Türk usulü full yemek olmayacağını da bilerek gelmiştim. 🙂
Neyse ki saat 10’u geçerek canlı müzik başladı. Gerçekten insanları eğlendiren müzikler çalan bir grup çıktı ve solistler de baya eğlendiriyordu. Ayrıca kocaman bir peynir büfesi kuruldu ve isterseniz peynir-kraker tabağı ile atıştırmalık yapabiliyorsunuz. 🙂 Aynı zamanda da güzel bir photobooth kurmuşlardı ve gece boyunca burada eğlenceli fotoğraf çektirebiliyordunuz – sınırsız!

Saat 11 buçuk gibi müzik bitti ve bizi dışarı yönlendirmeye başladılar. Gecenin esas ve en heyecanlı kısmı şimdi başlıyordu: havaifişekler!
Bu mekanı özellikle seçmemin nedeni hem güzel bir program hem de havaifişekleri izleme fırsatıydı. Bizi Trafalgar Meydanı’ndan nehre doğru uzanan trafiğe kapalı sokağa çıkardılar ve sokağa çıkmadan önce güzel bir sürpriz ile sıcak şarap dağıttılar.
Sokağın üzerinde bulunan birkaç mekan için ayrılmış bölümden hemen karşımızda London Eye‘ı izleyerek beklemeye başladık veee saat 12 olduğundan gösteri başladı. Gerçekten çok güzeldi! 15 dakika boyunca, her yıl televizyonlarda seyrettiğimiz gibi art arda, durmaksızın devam eden bir havaifişek gösterisi. Sanırım insanlar niye yılbaşını yurtdışında kutlamak istiyor anladım. 🙂 Sıradaki hedefe Sidney’i ekliyorum hehe.
Havaifişek gösterisi sonrası içeri girdik ve bizi yeni yıla kadeh kaldırmak için şampanya ve acıkanlar için atıştırmalık bacon, yumurta ve patatesli sandviçler ile karşıladılar. DJ de çıkmıştı ve gece yaklaşık 2’ye kadar herkes dans etmeye devam etti.
Açıkçası genel olarak gayet güzel bir deneyim sundular, havaifişekleri çok büyük bir kalabalık içinde olmadan izleyebilmek de ayrıca güzeldi. Atlantis teması için üç seçenek var 250, 279 ve 299 poundluk biletler. Glitz and Glamour için de yaklaşık yirmişer-otuzar pound daha ucuzdu. Fiyatlar ilk bakışta yüksek gelebilir ama her şeyi toparladığınızda, Londra’nın ikonik yılbaşı havaifişeklerini izleme şansını ve sınırsız içkiyi de hesaba katınca verilen fiyat bu deneyim için kendini dengeliyor. Bana göre en uygun bilet kategorisinden alabilirsiniz çünkü yalnızca salonda daha geride bir masaya oturmuş oluyorsunuz (ve salon aşırı geniş değil).

Genel olarak hizmet, servis ve eğlence ile güzel bir deneyim sundular. Bir daha Londra’da kutlarsam burayı tekrardan değerlendirebilirim. 🙂
(Bu arada 8 Northumberland Avenue ile ilgili tek olumsuz sayılabilecek yorumum ise şu: şehrin en merkezinde olduğu için yılbaşı akşamı bu alandaki birçok metro durağı ve yol kapalı. Bu nedenle, taksiyle rahatça gelsek de dönerken ne yazık ki aynı şekilde dönemedik ve en yakın açık metro durağı 20 dakika yürüme mesafesindeydi. Fakat beklediğimden daha iyiydi. Metro sabah 4’e kadar çalışıyor ve her yerde polis vardı, herhangi bir taşkınlık durumu yoktu.)
Eğer yılbaşına Londra’da girmeyi düşüyorsanız umarım biraz yardımcı olabilmişimdir. 2019’a daha çok ama şimdiden iyi seneler ve iyi eğlenceler! 🙂
Merhaba,
Orada gezerken bal mumu london eye ve akvaryum için 3 lu combıne biletler var onlardan aldınız mı? Hepsini aynı gün ziyaret edebiliyormuyuz?
Birde bu gittiğiniz yeri çok beğendik fakat fiyat olarak pahalı yine london eyi gören başka mekan öneriniz varmı? teşekkürler.
BeğenBeğen
Merhaba!
Açıkçası Madame Tussauds, Akvaryum ve London Eye için üçlü biletlerden almadım ama büyük olasılıkla daha uyguna geliyordur, o yüzden mantıklı. Akvaryum ve London Eye hemen yan yana, ikisini çok rahat gezersiniz. Balmumu heykel müzesi olan Madame Tussauds da orada metroyla yaklaşık 30 dk uzaklıkta.
Yılbaşı için olan önerim ne yazık ki bu sene çok zamlanmış. Oxo Tower Brasserie ve Aqua Shard gibi seçenekler de var ama fiyat olarak onlar da yüksek diye biliyorum.
Şimdiden iyi tatiller!
BeğenBeğen